Müzik Sektörüne Yeni Giren Sanatçıların Düştüğü Yaygın Hatalar (Ve Bunlardan Kaçınmak İçin İpuçları)
- Funda Lena
- 16 Mar 2023
- 5 dakikada okunur
Gelecek vadeden birçok müzik sanatçısı için ilk projelerini yayınlamak hem heyecan verici hem de stresli bir deneyim olabilir. Şarkılarını hazırlamak için uzun zaman harcadıktan sonra, çalışmalarını dünyayla paylaşacakları an, artık onlar için bir kırılma noktası olacaktır. (Ya da acaba olacak mıdır?) İster yıllarca müzik eğitimi almış, o ana kadar onlarca beste yapmış olsun, ister çevresindekilerin “senin sesin ne kadar güzel, bir albüm yapsana, yapanlardan ne eksiğin var” telkinleriyle sektöre giriyor olsun, ilk profesyonel projesini piyasaya süren birçok sanatçının/şarkıcının düştüğü bazı yaygın hatalar var. Bu yazıda bu hatalardan bazılarına değinerek bunlardan kaçınmak için bazı ipuçları vermeye çalışacağım.

1. Süreci aceleye getirmek
Müzik sektörüne atılan sanatçılardan bazıları ilk projelerini yayınlama sürecini aceleye getirebiliyorlar. Müziğinizi mümkün olan en kısa sürede piyasaya sürmeye çalışmak cazip gelse de (gerekiyorsa) sesinizi iyileştirmek, şarkı seçimlerine titizlenmek, şarkı yazıyorsanız besteleriniz ve şarkı sözleriniz üzerine yeterince çalışmak, kısacası sanatınızın içeriğini olabildiğince mükemmelleştirmek için zaman ayırmak çok önemlidir. Bu süreçte şarkılarınıza son şeklini vermeden önce muhakkak bu alandaki tecrübeli kişilerden fikir alın. Ancak ve ancak şarkılarınızın hem estetik hem de teknik açıdan yeterli düzeyde olduğundan emin olduktan sonra düğmeye basın.
2. Süreci gereğinden fazla ağırdan almak
Bir başka grup müzisyen ise ilk maddede yazdığımın tam tersine, her şey mükemmel olsun diye fazlasıyla uğraşmaktan bir türlü üretim sürecini nihayete erdiremiyor ve şarkılarını piyasaya çıkartmakta çok gecikiyor. Bana göre acele etmek kadar gereğinden fazla mükemmeliyetçi davranmak da yanlış. Gerekli hazırlıkları yaptıysanız, şarkılarınız içinize sindiyse ve güvendiğiniz tecrübeli müzisyenlerden de olumlu yorumlar aldıysanız artık denize atlamalısınız! Bu uzun bir yolculuk, yolun herhangi bir yerinde ufak tefek hatalar da yapabilirsiniz. Her zaman yeni şeyler öğrenmeye ve tüm bu yolculuk boyunca kendinizi geliştirmeye devam ederek her yeni projenizi bir üst seviyeye taşıyabilirsiniz.
3. Hayran kitlesi oluşturamamak
Pek çok yeni müzik sanatçısı, yalnızca ilk projelerini yayınlamanın takipçi kazanmak için yeterli olacağını varsayma hatasına düşüyor. Ancak gerçek şu ki, bir hayran kitlesi oluşturmak zaman ve çaba gerektirir.
İlk projenizi yayınlamadan önce, müziğinizi, tarzınızı ve kendinizi sosyal medya başta olmak üzere çeşitli platformlarda tanıtarak hayran kitlenizi yavaş yavaş oluşturmaya başlayın. Hayranlarınızla etkileşim kurun ve müziğiniz etrafında bir topluluk oluşturun. Yukarıda belirttiğim gibi bu kısa sürede olmayacaktır. Hiç kimse sesinizi duyar duymaz bir anda size hayran kalmayacaktır. İlk şarkınızı piyasaya sunmadan önce ne kadar çok kişiye ulaşabilir ve bağlantı kurmaya başlarsanız, ilk projenizin belli bir başarı sağlama olasılığı o kadar artar.
4. Sanatın bir “iş” olduğunu göz ardı etmek, başka bir deyişle konunun “Business” kısmına yeterli önemi vermemek
İlk kez müzik piyasasına giren sanatçıların yaptığı bir diğer yaygın hata, fazla “romantik” bir bakış açısına takılı kalarak müzik endüstrisinin ticari tarafını ihmal etmektir. Harika şarkılar yaratmak çok önemli olsa da işlerin ticari tarafını anlamak da bir o kadar önemlidir.
İlk projenizi yayınlamadan önce, müzik endüstrisinin nasıl işlediğini anladığınızdan emin olun. Telif hakları, lisanslama, sözleşmeler, dağıtım, pazarlama gibi konular hakkında bilgi edinin. Müziğinizi tanıtmanıza yardımcı olabilecek bir iletişim ve ilişkiler ağı oluşturmak için zaman ayırın.
5. Güçlü bir kişisel marka oluşturmamak
Belki de her şeyin başında düşünülmesi, üzerinde çalışılması gereken konu bir sanatçı olarak güçlü bir marka yaratma konusudur. Marka konusu bir önceki şıkta bahsettiğim, müziği bir “iş” olarak görme konusuyla çok ilintili. Bir müzisyen olarak başarılı olmak istiyorsanız, kendinizi bir “start-up” firma gibi düşünmeli ve bu firmayı rakiplerinden ayırt edecek bir marka yaratmalısınız. Tecrübe ve gözlemlerime dayanarak birçok bağımsız sanatçının bunu gözden kaçırdığını söyleyebilirim. Oysa günümüzün sosyal medya ve dijital pazarlama çağında, müziğinizi ve kişiliğinizi yansıtan net ve tutarlı bir markaya sahip olmak her zamankinden daha önemli.
Net bir kişisel marka olmadan dinleyicilerin müziğinizle bağlantı kurması ve bir sanatçı olarak benzersiz kimliğinizi anlayarak kafalarında sizi bir yere oturtmaları zor olacaktır. Bu durumda dinleyicilerle aranızda kuvvetli bir bağ kuramaz, kemikleşmiş bir hayran kitlesi oluşturamazsınız.
Bu hatadan kaçınmak için müziğinizi ve kişiliğinizi yansıtan güçlü bir kişisel marka geliştirmek için zaman ayırın. Bu, görünüşünüzü tanımlama, bir logo veya görsel kimlik oluşturma, kişisel marka mesaj(lar)ınızı oluşturma ve pazarlama malzemelerinizde tutarlı bir ses ve üslup geliştirme gibi şeyleri içerebilir.
Kişisel markanız üzerinde çalışarak dinleyicilerinizin gözünde net bir imaj oluşturabilecek ve hedef kitlenizle güçlü bir bağ kurabileceksiniz. Bu da, sadık bir hayran kitlesi oluşturmanıza ve müzik kariyerinizi zaman içinde sağlamlaştırmanıza yardımcı olacaktır.
6. Pazarlamanın önemini gözden kaçırmak
Beğenilen bir tarzınız, harika bir sesiniz, çok güzel şarkılarınız ve büyüyen bir hayran kitleniz olsa bile, pazarlamaya yatırım yapmazsanız ilk projenizin başarılı olması pek olası değildir. Pek çok yeni müzik sanatçısı, müziklerinin kendi başına yürüyüp gideceğini (deyim yerindeyse “patlayacağını”) ve pazarlamaya yatırım yapmaları gerekmediğini varsayma hatasına düşüyor.
Ancak günümüzde rekabetin hat safhaya ulaştığı kalabalık müzik endüstrisinde etkili pazarlama esastır. İlk projenizi yayınlamadan önce, online ve offline tanıtım stratejilerini içeren sağlam bir pazarlama planınız olduğundan emin olun.
7. Gerçekçi hedefler belirleyememek
Yeni müzik sanatçılarının yaptığı bir başka hata, ilk projeleri için gerçekçi hedefler koyamamaktır. Büyük hayaller kurmak ne kadar motive edici olsa da ilk yayınınızla neler başarabileceğiniz konusunda gerçekçi olmak da önemlidir.
İlk projenizi yayınlamadan önce, bazı gerçekçi hedefler belirlemek için zaman ayırın. Bu, YouTube ve Spotify’da belirli sayıda stream’e ulaşmak, belirli birkaç radyo kanalında yayınlanmayı başarmak veya online müzik yayınlarında yer almak gibi şeyleri içerebilir.
8. Kendi müziğine aşık olmak ve herkesten bunu beklemek
Müzik üreten ve icra eden birçok kişinin düştüğü bir diğer hata “şarkılarımın hepsi benim bebeklerim” duygusuyla kendi müziğine aşık olmak ve dolayısıyla objektif değerlendirme yapamamak. Bir sanatçı olarak çalışmanızla gurur duymanız ve yeteneklerinize güvenmeniz doğal olsa da müziğinize duyduğunuz coşkuyu herkesin paylaşmayacağını unutmamak önemli.
Bu hatadan kaçınmak için objektif kalmanız ve sektör profesyonellerinden, müzisyen arkadaşlarınızdan, arkadaşlarınızdan, ailenizden veya hayranlarınızdan gelen geri bildirimlere açık olmanız yardımcı olabilir. Yapıcı eleştiriyi dinlemeye istekli olun ve bunu sanatınızı geliştirmek ve bir sanatçı olarak büyümek için bir fırsat olarak kullanın.
Yukarıda da belirttiğim gibi bir hayran kitlesi oluşturmanın ve bir müzik sanatçısı olarak tanınmanın, benimsenmenin zaman ve çaba gerektirdiğini kabul etmeniz gerekir. Müziğinizi sevmeniz ve ona kalbinizi ve ruhunuzu katmış olmanız, herkesin hemen otomatik olarak onunla bağlantı kuracağı anlamına gelmez.
Anında başarı beklemek yerine, dinleyicilerinizle ilişkiler kurmaya ve onlarda duygusal karşılık bulacak müzikler yaratmaya odaklanın. Sanatınızı geliştirmeye ve kişisel markanız üzerinde çalışmaya devam edin. Sabırla ve azimle sürekliliğinizi korursanız, zaman içinde bir müzik sanatçısı olarak yüksek sayıda takipçi kazanabilir ve başarıya ulaşabilirsiniz.
9. Kendini popüler sanatçılarla karşılaştırmak ve hemen aynı düzeyde şöhret ve başarıya ulaşmayı beklemek.
Tekrar ediyorum, müzik endüstrisinde - özellikle de bir bağımsız sanatçıysanız – başarıya ulaşmak uzunca bir zaman alır ve her sanatçının yolculuğu benzersizdir (ve öykündüğünüz o sanatçılar muhtemelen sizin bilmediğiniz, görmediğiniz zorlu yollardan geçerek o noktalara gelmiştir).
Tanınmış sanatçılara hayranlık duymak ve onların müziklerinden ilham almak doğal olsa da onlarınkilere benzer şarkılar yapmaktansa kendi benzersiz tarzınızı ve şarkılarınızı geliştirmeye odaklanmak daha doğru bir yoldur. Günümüzde müzik endüstrisinde geniş kitlelere oynayacak şekilde, zaten popüler olanlara benzeyen standartlaşmış şarkılar yaparak bir yere varmanız neredeyse imkânsız. Çünkü bunu zaten bugüne kadar yapmış olan, toplumun geneli tarafından kabul edilmiş, sevilen onlarca ünlü sanatçı var. Onlar dururken bu dinleyici grupları neden sizi dinlesin? Farklı olun, belki toplumun geneli sizin hayran kitlenize dönüşmeyecek ama sizin farkınızı fark eden ve bu farklılığı beğenen belirli bir kitleyi zaman içinde oluşturmaya başlayacaksınız.
10. Çabuk pes etmek
Müziğe yeni başlayan sanatçıların birçoğu birkaç şarkı çıkardıktan sonra istedikleri başarıyı elde edemediklerini görerek bu işin kendilerine göre olmadığını düşünüyor ve müziği bırakıyor. Oysa daha önce de söylediğim gibi bu çok uzun bir yolculuk. Her yeni projenizle bir taş üzerine bir başka taş koymuş olacaksınız. Dolayısıyla hayal ettiğiniz duvarı örmek çok çabuk olmayacak. Bana göre müzik endüstrisinde (hatta belki tüm diğer işlerde de) başarıya dair en önemli anahtar kelimeler sabır ve süreklilik.
Başarı, sabır ve sürekli üretimle geleceğine göre bu süreci nasıl finanse edeceğinizi planlamak da çok önemli. Başarıyı yakalayana kadar belki de bu işten hiç para kazanamayacaksınız ancak hem müzik prodüksiyonu hem de pazarlaması düzenli olarak maddi yatırım yapmanızı gerektirecek. Hiç para harcamadan bu başarı yolculuğunu tamamlayabileceğinizi düşünüyorsanız çok büyük bir ihtimalle yanılıyorsunuz.
Son olarak, müzik endüstrisindeki başarının sadece yetenek ve çok çalışmakla ilgili olmadığını da unutmayın. Sektörde gördüğünüz en başarılı isimler emin olun ki en yetenekli ve en çok çalışanlar değil. Bu işi çok parçalı bir yap-boz gibi düşünün. Başarılı olanlar yap-bozun tüm parçalarına dair kendilerini belli düzeyde geliştirebilenlerdir. Şans ve doğru zamanlamanın da bu yap-bozun parçalarına dahil olduğunu unutmayın!
Özetle, kariyer yolculuğunun başında bir müzisyenseniz anında başarı ve şöhret elde etmeye odaklanmak yerine; kendi değerlerinizden ve dünyaya bakışınızdan hareketle bir kişisel marka yaratın ve markanızla uyumlu, iyi şarkılar yaratmaya ve dinleyicilerinizle ilişkiler kurmaya odaklanın. Başarı, zamanı geldiğinde gelecektir.
Comments